Kötü haber tez duyulur
Dün belkide bloglarda okuyabileceğim en kötü yazıları okudum. Her yazıda, severek takip ettiğim bir bloggerin ölüm haberi paylaşılıyordu. Okuyunca çok hüzünlendim. Blogunu okuyanlar bilir. Cihan'ın bahçesi, içi neşe dolu , rengarenk ve çok içten paylaşımları olan bir bloggerdi. Herkes gibi dünyada ki yaşamını tamamladı ve gitti. Huzur içinde uyusun. Bizimde er ya da geç başımıza gelecek. Farkındayım. Fakat yaşamın koşuşturmasına dalıp , ölüm gerçeğinden o kadar uzaklaşıyoruz ki. Tanıdığımız veya hiç karşılaşmasak bile yazıları ile hayatına dahil olduğumuz insanların gidişi bizi etkiliyor. Belkide bu vesile ile hayatı çok ciddiye almamamız gerektiği gerçeğini hatırlıyoruz.
Ne küçük şeylere takıyoruz kafamızı.
Önem verdiğimiz şeylerin öncelik sırası değişiyor.
Yaşamdan tat almaya değil , onun peşinden koşmaya çalışırken buluyoruz kendimizi.
Belki bir bardak su ve güneş yeterken bize, biz hep daha fazlasını istiyoruz.
Daha fazlası için kendimizi paralıyoruz , çabalıyoruz ve bir gün bitmek bilmez isteklerimiz altında ezilmeye başlıyoruz.
Bazen durup soluklanmak gerek.
Ruhumuzun sesine kulak vermek gerek.
Herkesin yaşadığı gibi değil , mutlu olduğumuz şekilde yaşamak gerek.
Çünkü bu hayat bizim ve bir tekrarı daha yok.
Evet aynen öyle oldu, kötü haber tez duyuldu gerçekten. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun, ailesine sabırlar dilerim...
YanıtlaSilüzgünüm çok.
YanıtlaSilmekanı cennet olsun, allah rahmet eylesin.
hiç unutmayacağım sevgili cihan'ı...