Sonra teker teker kiliseleri gezmeye başladım. O zaman anladım ki dışarıdaki renkli hayattan farklı bambaşka bir hayata daha sahipmiş bu şehir. Her yerde görmeye alışık olduğumuz süslü kilise mantığından çok uzak dizayn edilmiş hepsi. İçine girdiğimde, orta çağ döneminin o gotik mimarisi içinde kendimi kaybettim. ( Ne severim ben orta çağı, hep o dönemde yaşamayı hayal ederim.) Kiliselerin kulelerinden şehre kuş bakışı bakma imkanım da oldu. İşte o kulelere tırmanırken, orada toz içinde duran küçük alanlar beni benden aldı :) Merdivenleri çıkarken kurduğum hayallerin ucu bucağı yoktu resmen :)
Kościół św. Marii Magdaleny
İçinde hummalı bir düğün hazırlığı olduğu için gezemedim :)
Kościół Garnizonowy pw. Św. Elżbiety
Bu güne kadar gördüğüm en etkileyici İsa heykeli ünvanını aldı benden.
İçerisi loş olduğundan fotoğraflarım çok net çıkmadı fakat enfes bir tavan tablosuna sahipti. O çizimlere bakarken içimden " ya ben doğru düzgün resim yapamaz iken adamlar neleri başarmış " demekten kendini alamadım :)
Sevgiler..
19 Haziran 2023 de oğlumla Wroclaw gezisi yapacağım. Oradan Dresden ve Berlin sonrasında RyanAir ile Sofya ve Otobüs ile İst. dönüş. Yazınızı dikkatle okudum. Başarı ve seyahatlerinizin devamını dilerim.
YanıtlaSil